11 Haziran 2010 Cuma

yokoluş sürecindeki batı kültürü


yokoluş sürecindeki batı kültürü ; 'geçmişte, özgürlük/eşitlik/kardeşlik gibi tüm insanlığı derinden etkileyen evrensel değerlerin kurucusu olan batı, 21. yy girerken artık eskisi kadar inandırıcı değil! 1960'larda görece refah ortamını yaşarken kendini hiç bitmeyecek ...bir orji halinde , bir safahat aleminde bulan batı 20. yy sonuna gelindiğinde orjinin çoktan bittiğini anlamıştır. sistem yok olmamış bir zombi ya da vampir gibi can çekişme halindeki ölümsüzlüğünü yaşamaya mahkum olduğu ortaya çıkmıştır' emperyalist yayılma sonucu öbür kültürlerle kurulan yoğun ilişki modern batı'yı tanımlayan itici güçlerden biri olmuştur. dünyayı ele geçirme anlayışında olan batı, kendini, 'öteki' ile yani avrupalı olmayanla karşılaştırarak eşsiz olduğunu kanıtlamak istemiştir. hayal ürünü olarak yaratılan bu doğu ise avrupa'nın ve daha sonrada amerika'nın kendi üstünlüğünü yadsıyan bir ayrıya dönüşmüştür.'aşağı ' kültürlere kendi hakimiyetini dayatmaya alışık olan avrupa, avrupalı olmayandan farkını açıklamaya çalışırken neden üstün olduğunu da açıklamak zorunda kalmıştır. batı farklı olmasının temelini akıl ilkesine dayandırmaktaydı. batı çağdaş bilim ve teknolojiyi oluşturan akla dayanarak dünya üzerinde etkin hale gelmiş , zafer kazanmıştır. ancak batı zamanla bu aklı evrensel bir kültürün temeli olarak görmüştür. bu da onun açısından bir yanılgıdır. /kadife karanlık 21. yy iletişim çağını aydınlatan kuramcılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder