Anlam , Bilgi , Hakikat
Düşüncenin otomatik olmaktan çıkıp düzensiz bir biçimde dıştan gelmeye başlaması, öznenin alışılagelmiş düşünce ve his kalıplarının ötesine geçmeye başladığının göstergesidir. Yazan özne böylelikle bilinmeyene yelken açan bir gemiye dönüşür. Yolculuk son derece tehlikelidir, zira bilinenin terk edilip bilinmeyenin girdaplarında boğulma tehlikesi arz eden bir durumla karşı karşıya kalmak gerekliliği söz konusudur yolculuk süresince. Geri dönüşü olmayan bir yolculuk olabilir bu. Ne var ki bu yolculuğun amacı zaten geriye dönüşü değil, bilakis henüz olmayan yeni bir durumun yaratılmasını amaçlar. Şimdiki zaman ve şimdiki mekân geride bırakılıp yeni bir zaman ve mekân yaratabilmek için, yani statükonun ötesine geçebilmek için kişinin hiçliğin girdaplarında kaybolma riskini göze alabilmesi gerekir. Kişi bilmelidir ki eğer yeni bir oluşuma gidilmesi başarısızlıkla sonuçlanırsa geriye dönecek bir yer olmayacak, zira yeni bir oluşuma gidilmesi kararının alınması demek dönülecek yerin, yani şu an içinde bulunulan zamanın artık şimdiki zaman değil, geçmiş zaman olmuş olması olacaktır. Ve işte böylelikle de geriye dönüşü imkânsız bir yer olarak tarihin sayfalarındaki yerini almış olacaktır geride bırakılan. Ancak bu yer geride bırakıldığı anda içinde bulunulabilecek yeni bir yer yoktur. İçinde bulunulabilecek yeni bir yer, yeni bir durum ancak yoktan var edilebilir. Tabii unutulmamalıdır ki burada yok derken geride bırakılan yerin ve zamanın şimdiki zamanda, yerde ve durumda yarattığı boşluktan söz ediyorum. Geride bırakılanın şimdiki zamanda yarattığı boşluk yokluğun varlığı anlamında kullanılmıştır burada. Yani geçmişin şimdideki yokluğu şimdide bir boşluk yaratmıştır ve yeni bir şey yaratmak için öznenin elinde olan tek şey öznenin kendi içinde bulduğu bu boşluktur.
Maksimal ve Minimal Yazılar/alını
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder